2025-09-13 18:21:30

Kızılcık Tutulması

Zeynep Sağlam Özden

13 Eylül 2025, 18:21

'Pes' diye uyuyup, 'pes' diye uyandığım bir cumartesi akşamından hepinize yeniden merhaba...Kızılcık Şerbeti uzun yıllardır ekranda, dün akşam 4. sezonun ilk bölümünü izledik. Bugüne kadar da toplumsal önyargı ve inanç meselesine değindiği için yüksek bir izlenmeye ulaştı. Kadın olmaya, toplumdaki farklı konumlandırmalara, seküler ve muhafazakar aileler arasındaki geçişe, bakışa, yumuşamaya ve farka değindi ama her sezon daha da radikalleşti. Bu sezonlar arasında da aşk üçgenleri, yakıştırmalar, aldatma ve partner değişiminin fazlasıyla örneğini izledik.

ÖLÜMLE BURUN BURUNA GELEN İNSAN DEĞİŞİR; TAMAM!

Çabuk çözülen, cinselliğe dayanıksız ve evlilik dışı ilişkiye meyilli erkekler yazıldı. Avcı kadınlar da diziden nasibini aldı. Dizi de kurulan dünyaya mensup karakterlerin tabir-i yerindeyse başına gelmeyen kalmadı. Trafik kazasından, öldürmeye teşebbüse, toplu yakılmaya, oradan da kurşuna dizilmeye kadar gelindi. Büyük travmalar, büyük değişiklikler getirir. Ölümle burun buruna gelince insan değişir. Leman’ın kendini pilatese vermesi durumu mesela oldukça gerçekçiydi. Dün yayınlanan bölümde Kıvılcım’ın vesveseli bir anneye dönüşmesi, Nursema’nın depresyonu, Fatih’in hırsla kendini işe vermesi ve Apo’nun yaradana sığınmasını izledik. Işıl’ın koşa koşa eski aşkına dönmüş olmasını, sadakatsizliğini kimse yadırgamadı. Zaten geçen sezon karakteri kötü ve dengesiz yazılmıştı. Kadın bildiğiniz katil, Pembe'yi öldürdü. Yeni karakterleri de kucakladık. Balkon dansı ile Asil yüzümüzü güldürdü. Yeni bir çatışma için hoşgeldi. Bunların hepsine tamam, hatta kocaman bir TAMAM!

BUNUN ADI DAYATMADIR

AMA... AMA!!! Doğa ile Firaz... Bu yasak aşk işte sinir uçlarıyla oynamak oldu artık. Doğa’nın evliliği bir aldatma ile dağılmadı mı? Aldatılan kadın bu kadar pervasızca görümcesinin kocasına yürür mü? Ya Firaz? Bu kadar güzel seven adam, yoruldum ben deyip, gözleri dola dola Nursema’ya baktıktan sonra kilitli çekmecesinden, ikinci telefonunu çıkarıp, kayınçosunun karısına “Hiç kimseyi senin kadar sevmedim, hiç kimseyi de seni istediğim kadar istemedim. Çok aşığım” yazar mı? Bunun adı artık dayatmadır. Toplumun aylardır yaşadığı sarmalın televizyondaki yansımasıdır. Bunu da yaptık bakın yine de izleyecekler demektir. Kiraz tane ile satılıyor ve yine de satın alan var demek gibi bir şeydir. Seçtiğin seni yönetemeyebilir, gitsin dediğin kapıdan değil bacadan gelebilir, olmasın dediğin ders müfredata sokulabilir, sevdik dediğiniz müzik grubu, popçu, rapçi, televizyoncu, gazeteci, siyasi, soruşturma geçirebilir, doğru söylüyor dediğiniz tutuklanabilir demek gibi bir şeydir.

Bu bir akıl tutulmasıdır. Ve Kızılcık Şerbeti pardon yeni adıyla bence Kızılcık Tutulması bir Türkiye tezahürüdür.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.