19.06.2020, 13:04

Bir filmi dinlemek

Hiç hayal ettiniz mi, filmlerden müziği tamamen çıkartsak nasıl bir garabet kalırdı ortada acaba? Bir sahnenin duygusunu (öfke, korku, sevgi, şaşkınlık) kat be kat öteye taşıyan film müzikleri bu haftaki konumuz. Daha doğrusu hayatımda yer eden film müzikleri.

Ortaokuldan itibaren ayda bir kaset alma hakkımı çoğunlukla film müziklerinden yana kullanmaya başlamıştım. Evet kaset, evet yaşlıyım.

Mesela hafta sonu videoda izlediğimiz Dirty Dancing’in film müzikleri albümünü (original soundtrack) pazartesi satın alıp haftalığımı oraya gömüyordum. Fakat karşılığında o tınılar ile o sahneleri tekrar yaşıyor, hayaller kuruyordum.

Yaş büyüdükçe tarz da biraz sertleşti tabi. Zamanla rock müziğin ayrılmaz bir neferine dönüşünce satın alınan albümler de bu çizgide devam etti. Ama korkmayın, bugün bahsedeceğim film müzikleri sadece rock türünde değil.

Önce bir klasikle başlayalım. Yıl 1992, Talay tıfıl bir lise 2 öğrencisi. Bodyguard sinemalarda fırtına gibi esiyor. Whitney Houston’ın tekrar yorumladığı I’ll Always Love You herkesin dilinde, kalbinde, zihninde. Aşk yalanına kananların milli marşı oluyor. Albümde bu klasiğin yanı sıra bir çok hit şarkı daha var ve bir süre walkman'in değişmez kaseti haline geliyor. Evet walkman, evet kaset, evet henüz mp3 icat edilmedi, evet yaşlıyım. Bu albümle birlikte hafızama kazınan başka bir anı var ki paylaşmadan edemem. Bodyguard filmine üç arkadaş beraber gittik, üç sap demek daha doğru aslında. Salona girdiğimizde dikkatimizi çeken şey herkesin ama herkesin filme sevgilisi ile gelmiş olduğuydu. E dedik normal, romantik film. Ama sonra acı gerçek ortaya çıktı, o günün tarihi 14 Şubat'tı. O gün biz üç sap olarak, son yılların en romantik filmine, sevgililik müessesinden fersah fersah uzak halde şahane bir katılım gerçekleştirmiştik.

Saatleri bir yıl kadar ileri alalım. 1993 Yapımı Judgement Night şimdiki konuğumuz. Film o kadar ses getirmese de öle bir soundtrack vardı ki aman yarabbi. Hem Rock hem de Rap camiasının ağır topları bir aradaydı. Biohazard, Therapy, Pearl Jam, Faith No More, Run-DMC, House of Pain, Cypres Hill. Yazarken bile ağzım sulandı. Akşam eve dönüş yolunda ne dinleyeceğim an itibarı ile belli oldu.

1998 yılına atlayarak biraz yavaşlayalım. O zamanki büyük aşkım Meg Ryan ve City of Angels. Tüm albüm muhteşem olsa da Sarah McLahlan’ın Angel şarkısı yaşadığım olaylarla hep birleşerek bende derin izler bıraktı, bırakmaya da devam ediyor… Bir çoğu göğsümün sıkışmasına sebep olsa da.

Günümüze biraz daha yaklaşalım. Son derece eğlenceli bir film olan 2011 tarihli Real Steel’ın soundtrack’i de yine yıldızlar karması. Filmin enerjik havasına uygun olarak da oldukça gaz parçalar. Tom Morello, Prodigy, Eminem albümdeki isimlerden yalnızca bir kaçı.

Yine aynı yol (2011) Zack Snyder’ın Sucker Punch’ı geldi. Filmin seveni çok olduğu kadar döveni de çok oldu. Fakat her iki tarafın mutabık kaldığı tek konu soundtrack’inin güzelliği idi. Björk, Skunk Anansie müthiş kadın vokaller ve müthiş cover'ların eklendiği harika bir albümdü.

Bir filme kimlik ekleyen, verdiği hissi kat kat öteye taşıyan film müzikleri ile ilgili ilk anda aklıma gelen önemli film ve albümler bunlar. Tabii ki şu an bahsedemediğim yüzlerce film ve albüm daha var ama umarım bu birkaç seçki hafta sonunuza bir parça enerji, heyecan katar.

Mutlu haftalar dilerim.

Yorumlar (0)