Diziye bakma çocuk (1. Bölüm)

DİZİ 10.07.2020, 10:00 10.07.2020, 17:24
Diziye bakma çocuk (1. Bölüm)

Yine bir karşı pencere yazısı. Dizi seviyoruz. İzliyoruz ama sihirli kutunun karşısında her zaman yalnız değiliz. Diziler, tüm televizyon programlarının dominant yayını haline geldi. Dizi kuşağı 20.00’de başlıyor, gece yarısına kadar bitmiyor. Gündüz kuşağında ise tekrarlarıyla bizimle.

Türk Pedagoji Derneği’nin yayınladığı "Dizi ve Çocuk" isimli makaleden alıntılar yapacağım. Yaş grubuna göre tavsiye edilen izleme süreleri ve dizi izlenebilirliği ile ilgili bilgiler şöyle sıralanıyor.

0-3 Yaş: Ekran görmemelidir. Bu yaş grubu çocukları değil dizilerden, tüm ekran çeşitlerinden korunmalıdır.

3-6 Yaş: Bu yaş dilimindeki çocuklar en fazla günde 20-30 dakika ekran karşısında (TV, telefon, tablet dahil) vakit geçirebilirler. Çocuklar dizideki yalanı, şiddeti, hırsı, kötülüğü, suç işlemeyi modeller. Bu nedenle diziler kesinlikle hayatlarında olmamalıdır.

6-9 Yaş: Ekran karşısında geçirilen süre 40-50 dakikayı geçmemelidir. Bu dönem çocukları kahramanların soyut yönleriyle özdeşim kurup, onlara sempati geliştirip onlarla güçlü bir bağ kurabilirler. Bu bağ nedeni ile o kahramanın tüm olumsuz özelliklerini de hoş görürler. Bu yaş grubundaki çocuklar da dizi izlememelidir.

9-12 Yaş: Ekran karşısında geçirilen süre 60-70 dakikayı geçmemelidir. Bu yaş grubundaki çocuklar dizilerde yer alan “anne, baba, erkek, kadın, çocuk” gibi figürlerle kendi hayatını kıyaslayıp çok rahatlıkla mutsuz olabilir. Bu yaş grubunun dizi izlemesi yine doğru değildir.

12 Yaş Üzeri: Ekran karşısında geçirilen süre 120 dakikayı geçmemelidir. Artık soyut kavramların devreye girdiği dönemdir. Cinsellik ön plandadır. Merak duygusu yüksektir. Birçok duyguyu deneyimlemeye çalışan gençler için suçtan, cinayetten, işkenceden zevk alan karakterlerin olduğu diziler heyecan verici olabilmektedir. Yine bu yaş grubunda internet kullanımı daha yaygındır ve internet dizileri de bu yaş grubunun tercihleri arasında yer almaktadır.

Bunlar uzman önerileri… Uyuyoruz, kısmen uyuyoruz, uymuyoruz.

Kağıt üzerinde kalıyor mu?

Nelere müsaade ediyoruz?

Saat kuralını ne kadar esnetiyoruz?

Haydi çocuklar uykuya uyarısını önemsiyor muyuz?

Hangi yayınlara olur veriyoruz?

Birlikte mi seyrediyoruz?

Çocuğumuzu kumandanın hükümdarı mı yapıyoruz?

Dizi izlerken oluşan sorularına ne kadar cevap veriyoruz?

Hangi yarışmadan, hangi diziden uzak tutuyoruz?

Belgeseller ve müzik klipleri ekran hayatımızda nerede?

Haftaya tüm içtenliğimle kendi evimdeki ekran hikayesini yazacağım. Bu sorulara yanıt vermek isterseniz yorumlara beklerim. Ben kendi televizyon odama, bir cesaret ayna tutacağım. 2. bölüme kaldığım yerden devam edeceğim. Bu esnada kendi televizyon alışkanlıklarıma da dışardan bakmaya çalışacağım. Yorumlarınız olursa perspektifi genişletme imkanım olur.

Yorumlar (0)