Her hafta cumartesi akşamları TRT 1 ekranlarında ilgi odağı olan Gönül Dağı usta oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyor. Birçok sinema filmi ve dizilerde rol alan sevilen sanatçı Ferdi Sancar da Gönül Dağı’nın en çok ilgi çeken isimlerinden.
Dolmuşçu Sefer rolüyle izleyicilerin gönüllerinde taht kuran, bazı sahneleriyle sosyal medyada tıklanma rekorları kıran Sancar, Gönül Dağı’nın başarısını, yediden yetmişe, en küçükten en büyüğümüze dokunan, içten bir hikaye olmasına bağlıyor.
Anadolu insanının içtenliğini, samimiyetini, içlerinde barındırdığı masumluğu ekranlara yansıtan Gönül Dağı’nın diğer dizilerden farklı olduğunu belirten Ferdi Sancar “Her şeyden önce taklit, benzer değil. Farklı… Gönül Dağı çok sevildi ben de böyle bir işin içinde olduğum için mutluyum.”
Kimsesiz büyüyen, çocukluğundayken kaybettiği atı Badegül’ün ismini dolmuşuna veren ve insanlara her zaman iyilik yapan Sefer’in herkesin kendinden bir parça bulabildiği yurdum insanı olduğunu kaydeden Sancar, şunları söylüyor: “Dolmuşçu Sefer, yıllardır sevdiği ve hep beklediği Zahide’ye sonunda hislerini açıyor. Onunki büyük bir aşk... Ancak tam istemeye gitmişken, Zahide’nin eski kocası Fikret çıkıp geliyor.
Onun için artık bir mücadele başlıyor... Mücadelesiz nefes bile alamazsınız. Sefer, elbette aşkına sahip çıkacak, mücadele edecek ancak bu ne dövüş, ne kavga olacak... Bu, ne Sefer’e ne dizimize yakışır... Ama bir mücadele olacak hep birlikte göreceğiz inşallah...
Sefer ve benzeri insanlar haksızlıkla mücadelede haklının yanındadır, bu ilişkide gerçekler var. Zahide’nin çocukları var, asla onları üzmemeli, hiçbir çocuk üzülmemeli... Sefer, gerekirse kalbine taşı gömer ama kimsenin de mutsuzluğunu istemez... Bence değişim fizikseldir insanın içi ve karakteri değişmez, değişemez, değişirse problem var demektir...”
Kökü Anadolu’ya dayanan, kültürüne sahip çıkan bir aileden geldiğini ifade eden Ferdi Sancar, birbirinden güzel türkülere yer veren Gönül Dağı’nın bu konuda da büyük beğeni topladığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Türkü severim, türküler insanlara sunulmuş en kıymetli eserlerdir. İnsanlardan da çok yaşarlar... Ben de kökü Anadolu’ya dayanan bir insanım, elimden geldiğince gelenek ve göreneklerimize sahip çıkmaya naçizane özen gösteriyorum... “
Yoğun geçen dizi çekimlerinden kalan boş zamanlarında müzik dinlediğini ve film izlediğini belirten Sancar, “Model uçak ve tekneler yapmayı hatta uçurmayı severim. Boş vakitlerde köpeklerimle ve ahşapla vakit geçirmeyi seviyorum. “ diyor.
