EGO karakterlerini yakından tanıyalım

DİZİ 06.02.2023, 15:11 06.02.2023, 16:05
EGO karakterlerini yakından tanıyalım

Yapımını Pastel Film’in, yapımcılığını Efe İrvül ve Yaşar İrvül’ün üstlendiği, yönetmenliğini Doğa Can Anafarta’nın yaptığı, senaryosunu ise Erkan Birgören ile Tuna Görgün’ün kaleme aldığı, FOX’un yeni dizisi “Ego”, her pazar FOX ekranlarında olacak.

Dizinin kadrosunda; Alperen Duymaz, Melisa Aslı Pamuk, Ahmet Kayakesen, Rüya Helin Demirbulut, Tuna Orhan, Hülya Gülşen Irmak, Derya Beşerler, Can Adalıer, Emirhan Dönmez, Naz Sayıner, Ahmet Şeninak ve Erdal Küçükkömürcü gibi birbirinden başarılı isimler yer alıyor.

Her bölüm heyecanın artacağının sinyallerini veren “Ego”da; Erhan (Alperen Duymaz) ile Elif (Rüya Helin Demirbulut) birbirlerini çok seven nişanlı bir çifttir ve hayattan en büyük beklentileri evlenip, mutlu bir yuva kurmaktır. Yaşantılarının rutini, Erhan’ın trajik aldanışı ile bozulur ve Erhan, ödenmesi çok güç bir borç yüküyle karşı karşıya kalır. Birlikte gittikleri, Erhan’ın iş gezisinde aldıkları bu haberle hayatları da psikolojileri de alt üst olur. Ödemeleri neredeyse imkansız olan borç hayatlarını kabusa çevirmişken, Erhan’ın patronu Sibel’in (Melisa Aslı Pamuk) yaptığı teklif hayatlarını sonsuza dek değiştirecektir…

Karakterleri yakından tanıyalım…

SİBEL KORASLAN – MELİSA ASLI PAMUK

Ailenin ortanca çocuğudur. Aile içinde genelde denge görevini üstlenmiştir. Babasına karşı gerekli isyanları yapan hep Sibel olmuştur. Müdanasız, inandığını savunan güçlü bir karakteri vardır. Kendine güvenir. Zekasının ve becerilerinin farkındadır. Üniversiteden sonra, annesinin onu aile kurması için yönlendirme çabalarına rağmen kariyerini ve iş hayatını asla geri plana atmamıştır. İş hayatında da özel hayatında da mükemmeliyetçidir. Hatalara karşı tahammülü yok denecek kadar azdır. Sibel’in karakterinin büyük kırılması, geçmişte Cüneyt’le yaşadığı travmatik ilişki sonucunda gerçekleşmiştir. Cüneyt’ten sonra Sibel hiçbir erkeğe güvenmemiş, ilişki yaşayamamıştır. Kendini tamamen iş hayatına adamış, ideallerinin peşinde gece gündüz çalışmıştır. Babasının şirketinden hariç onun itirazlarına rağmen moda sektörüne girmiş, bu alanda da kendini kanıtlamayı hedeflemektedir.

Sibel’in çocuk sahibi olmak için üç ay zamanı olduğunu öğrenmesi hayatının ikinci büyük kırılımı olur. Kendi içinde sorgulamaktan hep kaçındığı konuyla yüz yüzedir. Cüneyt’ten sonra bir gün aile kurma hayalini de rafa kaldırdığını kabullenir Sibel. Şimdi o hayalleri raftan indirmelidir. Ancak bunu aşk olmadan yapamayacağını bilir. Herhangi bir adamın çocuğuna annelik etmek istememektedir. O gerçek bir aile istemektedir. Ona arzuladığı bu gerçek aileyi verebilecek adamın Erhan olduğuna karar verdiğinde onu kazanmak için sıra dışı bir strateji belirleyecektir.

ERHAN YILDIRIM – ALPEREN DUYMAZ

Erhan annesi tarafından henüz beş yaşında terk edilmiş bir çocuktur. Bursa’da alkolik babasıyla birlikte büyümüştür. Üniversite sınavını kazanmak için çalışmasının tek nedeni babasından ve onun depresif, öfkeli dünyasından uzaklaşmaktır. İstanbul’da iyi bir üniversiteyi kazanır. Hem çalışıp hem okuyarak tek başına hayatını kurtarır. Babasının ölümünden iki yıl sonra Elif’le tanıştığında aile kurmak istediği kadının o olduğunu ilk görüşte hissetmiştir. Elif’in ailesini kendi ailesi gibi benimsemiş, onlarla yuva sıcaklığını hissetmiştir. Kariyerinde hırslı ve çalışkan yapısıyla geleceği parlak bir adam olan Erhan nişanlısı Elif’e en iyi şartları sunmak için aldığı bir tüyoyla borsada büyük bir yatırıma girer. Bu yatırım için Elif’in babasının evini ipotek ederek yüklü bir miktar kredi çekerler. Ancak yatırımı büyük bir çöküşle eriyip gittiğinde kendini çıkmazda bulur. Tam bu noktada hayat Sibel aracılığıyla ona bir fırsat sunar. Erhan’ın bu fırsat karşısındaki kararı hayatının yol ayrımıdır da aynı zamanda. Sibel’in teklifini kabul etmek Erhan için maddi sıkıntısına karşı akılcı bir çözümdür sadece. Erhan’ın hayatını öncesi ve sonrası olarak ikiye ayıran çizgi Sibel’in teklifini kabul ettiği andır.

TUNCAY KORASLAN – AHMET KAYAKESEN

30’lu yaşlarda, Tahir’in ortanca çocuğudur. Babasının otoritesi altında ezilmiş, kendince -nefes almak için- çıkışlar bulmuştur. Babasının zoruyla istemediği bir evlilik yapmıştır genç yaşta. Bu evlilikte de mutsuz olmuştur tabi ki. Zenginliği sever. Sibel’le iyi geçinemez. Eski sevgilisinden bir oğlu olduğunu öğrendiği zaman hayata bakış açısı değişir. Erkek çocuk babası olmanın önemli olduğunu fark eder. Dışa dönük, çapkın, güvenilmez biridir. İş dünyasında acımasızdır. Hırslı, iddialı bir adamdır.

ELİF TEKİN – RÜYA HELİN DEMİRBULUT

Birbirini severek evlenmiş bir karı kocanın aşkla yapılmış ilk çocuğudur. El bebek gül bebek sevilerek büyütülmüştür. Elif ilkokuldayken erkek kardeşi Arda doğar. Elif kardeşini hiç kıskanmaz, aksine çok sever. Korur, kollar. Annesinin huylarını almıştır belli ki. Şefkatli, anaç bir doğası vardır. Huzuru ve mutluluğu önemser. Hayattan maddi beklentileri yoktur. Ne fazla paraya ne de lükse ihtiyacı vardır. Çocuklarla ilişkisi çok iyidir. Bu yüzden anaokulu öğretmeni olmuştur. Erhan’a sevgisinin altında da onda gördüğü çocuksu ruhu yatar biraz da. Elif’in hayatının en büyük acısı annesinin erken kaybıdır. Babasının hala içten içe yas tutan hali de üzer Elif’i. Annesinin ardından Elif’in aile içindeki rolü de değişmiştir. Evin çocuğu olmaktan çıkmış, evi, babasını ve kardeşini çekip çeviren bir ebeveyne dönüşmüştür. Sibel’in teklifiyle birlikte Erhan’la ilişkilerinde yaşadıkları travmanın ardından Elif’in omuzlarına çok yük biner. Elif bu yüklerin altında ezilmemek için çırpınırken karakterinde yaşadığı kırılmalar onu değiştirmeye başlayacaktır.

TAHİR KORASLAN – ERDAL KÜÇÜKKÖMÜRCÜ

60’lı yaşlarda. Antalya’da küçük bir otelde çalışarak başladığı kariyerinde, bugün büyük bir turizm holdinginin sahibidir. Çalışmayı sever. Hırslı, dediğim dedik birisidir. Kendi doğrularından asla ödün vermez. Tutucu, gelenekçidir. İş hayatında acımasızdır. Herkesin onun kurallarıyla yaşamasını ister. Sözünün üstüne söz söylenmesini sevmez. Ailesine karşı otoriterdir. Gelini Begüm ve torunlarına karşı mesafelidir. Bunun nedeni, soyunu, soyadını sürdürebilecek bir erkek torun istemesidir. Sorunlu, takıntılı ne yapacağı belli olmayan bir adamdır. İyi bir baba değildir aslında. Çocuklarına takındığı mesafeli ve sert tavır, kendince kafasında kurduğu otoriter baba tavrındandır. Çocuklarının kendisinden daha başarılı olması ister, ama sözünden çıkmalarına katlanamaz.

BEGÜM KORASLAN – DERYA BEŞERLER

Begüm, 30-35 yaşları arasında, narin, minyon ancak sert görünümlü, mutsuz bir kadın. Görünüşüne, aksesuarlarına, ayakkabılarına çok dikkat eder. Pahalı ama ince bir zevki vardır. Özel birkaç kuyumcudan, Londra’daki, Milano’daki özel butiklerden giyinir. Begüm’ün sırça köşkü hayalleri, bir masal prensesi olarak girdiği evde, ailenin ve Tuncay’ın gerçeğiyle çarpışınca tuzla buz olmuştur. Büyük aşkla evlendiğini sanırken bir proje evliliğinin parçası olduğunu ve o evde, yalnızca ve yalnızca bir erkek çocuk doğurursa itibar göreceğini anlar. Tuncay’ın onu sürekli aldatması da cabasıdır.

Yorumlar (0)