07.05.2020, 12:28

“İnsan özgürlüktür”

Felsefe eğitimim boyunca en çok ilgimi çeken ama bir o kadar da anlamakta zorlandığım bir filozoftan bahsetmek istiyorum size. 2. Dünya Savaşı sonrası kendisine, yaşamına ve çevresine yabancılaşan modern çağın insanını düşüncesinin merkezine yerleştirerek yüzyıllardır sorulan “İnsan nedir?” sorusuna çok radikal bir şekilde “İnsan özgürlüktür” yanıtını veren varoluşçuluğun babası Jean Paul Sartre’dan... Sartre’ın insan eşittir özgürlük denkleminin neye karşılık geldiği bugünlerde üzerine düşünülmesi gereken bir noktaya parmak basıyor diye düşünüyorum.

İnsanı bir masadan ayıran şey: Özgürlük

Özgürlük problemini ortaya koyarken Sartre, bir masa ile bir insan arasındaki farka dikkat çeker. Baktığımızda bir masa, masa olması dışında başka bir şey olma potansiyeline sahip değildir. Ta ki bir insan tarafından ele alınıp başka bir şeye dönüştürülme kararı verilene kadar. Ancak bir insan, bir masa gibi önceden belirlenmiş, tamamlanmış, tasarlanıp olup bitmiş bir varlık olarak ele alınamaz. İnsan onu masadan ayıran bilinci ile seçimler yapar ve bu seçimlerin sonucunda eylemler gerçekleştirir. Bu anlamda insan kendi kendisini seçimleri ve eylemleri ile tasarlama yetisine sahip bir varlık olarak sonsuz değişme kapasitesine sahiptir.

Özgürlük bu anlamda mekansal bir tanımlama olmaktan çıkar. Evin içinde olduğumuz bugünlerde özgürlüğümüzün kısıtlandığını düşünüyor olsak da buradan bakıldığında her gün koşullara hızla uyum sağlayarak yeni seçimler yapıp o seçimlerimiz doğrultusunda eylemler ortaya koymuyor muyuz? Ne olursa olsun insanın elinden alınamayacak tek şey de potansiyeli ile eylemleri arasında en büyük aracılığı yapan özgürlüğü olsa gerek.

Yorumlar (0)