Hormonlara hitap eden kazanır
20’li yaşlarımda televizyonda bir reklam izlediğimde etkilenir ve inanırdım. Seçenek azdı, biz saftık ve dünyaya bu kadar kolay ulaşamıyorduk. 40’lara geldiğimde dünyayla beraber tüketim alışkanlıklarımda değişti. Eskiden neyi satın aldığım çok önemli değildi. Canım o an yemek, içmek, ya da sahip olmak isterdi. Şimdi ise tüketeceğim şeyden beklentim yüksek! Kriterlerim; emek, zeka, farklılık, mizah ve hormonlarıma hitap etmesi… Yanlış okumadınız, hormonlar çok önemli çok! Bugün hormonlarımızı hedeflemeyen markanın yaşama şansı yok. Nasıl mı? Öncelikle oksitosin hormonumuza hitap etmeli… Yani markanın öncelikle bize güven aşılaması gerekiyor. Bunu da toplumda güvenilirliğiyle tanınan isimlerle iş birliği yaparak hızlıca sağlıyorlar. Bir diğer önemli hormon ise serotonin… Bir marka size serotonin vaat ediyorsa mıknatıs gibi oraya çekilirsiniz. Çünkü mutluluk ve tatmin sizde sadakat yaratıyor.
CEVAP ÇOK NET!
Şimdi ben bu kadar lafı neden ettim onu açıklayayım. Son zamanlarda dizilerde, programlarda bazı sahnelere denk geliyorum. Daha doğrusu bu farklı sahneler sosyal medyada sık sık karşıma çıkıyor. Fazlasıyla gerçek bir sahnenin ortasında karakter bir anda gerçeklik algısını kırıyor ve müzik başlıyor. Önce bir terslik var diye düşünüyorsunuz. Sonra sahneye dış ses eşlik ediyor. Bunu “Çift Kişilik Oda”, “Leyla: Hayat… Aşk… Adalet…” dizilerinde izledik. Onur Büyüktopçu’nun canlandırdığı Kamil karakteri ve Gonca Vuslateri’nin oynadığı Nur karakteri ciddi ve gergin bir sahnenin ortasında bir anda ellerine cips paketini alıp hipnotize oluyorlar.
Dış ses “Cevap çok net… Ama soruyu duyalım: #HerkesMiDoritos diye soruyor. Dizilerde seçilen isimlere baktığımızda Gonca Vuslateri ve Onur Büyüktopçu topluma hem güven veren, hem de komedyen yönleriyle yüzleri güldüren isimler…
TÜM KİŞİLER’İN KRALİÇESİ
Buna karşı programlarda ise Celal Şengör ve Müge Anlı’yla çalışılmış. O kadar tasarım bir seçim ki, Müge Anlı reyting deyimiyle Tüm Kişiler’de kraliçe, Celal Şengör ise toplumun AB kesiminde krallığa aday! Bu da güven ve zeka demek… Farklı projeler görünce heyecanlanıyorum. Maruz kaldığım şeylerde de, reklamlar gibi, seyirciyi ciddiye alan ve emek veren projeleri destekliyorum. Ve evet cevap çok net, HERKES!..