"Tasarımlarımın hepsi benim parçam"

RÖPORTAJ 09.11.2020, 11:01 10.11.2020, 09:13
"Tasarımlarımın hepsi benim parçam"

Türk film sektörü için film afişinin yeri kuşkusuz ki çok büyük. Son dönemde sinema ve tiyatro için hazırladığı afişlerle adından sıkça söz ettiren Galip Aksular ile film afişi üzerine güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Öncelikle okuyucularımızın sizi tanımaları için biraz kendinizden bahsedebilir misin?

28 Mayıs 1990 yılında esnaf bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da doğdum. İlk ve ortaokulu Ortaköy’de okudum. Lisede bilgisayar bölümü okumama rağmen üniversite zamanı geldiğinde ani bir kararla Kadir Has Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’ne girdim ve bitirdim. Daha sonra GSF İstanbul Aydın Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nü bitirerek lisansımı tamamladım. Aynı okulda yüksek lisans yaparken dondurdum.

Yaptığınız afiş çalışmalarının filmin gişesinde çok büyük etkisi var. Film afişi yaparken nelere dikkat ediyorsun? Neleri ön plana çıkarıyorsun?

İlk önce senaryoyu okuyorum. Sonrasında yönetmen ile üzerinden geçiyoruz. Yapımcının da isteği ve kafasındaki fikirler önemli, bunu nasıl görselleştireceğimizi konuşup onlara eskiz çalışmalar gönderiyorum. Araştırma renklerden, oyuncu duruşları, elbiseleri, filmin ya da oyunun tipografisine kadar her şeyi referans görsellerle birlikte sunuyorum. Sonra fotoğraf çekimine geçiyoruz. Sonrasında çalışmalarımı tamamlıyorum. Daha sonra ise onay kısmı geliyor. Genelde teaser afişler ve daha sonrasında asıl afişlerini tamamlıyorum. Böylece daha konseptli çalışmalar oluyor.

Türk filmlerinin afişlerini nasıl bulunuyorsun? Mesela Yeşilçam zamanı yapılan afişler mi daha can alıcı yoksa günümüzde çok daha iyi mi?

İyi tasarımcılarımız tabii ki var. Ama piyasada gelişime açık bir kapıda bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili umarım daha iyi şeyler görürüz. Yeşilcam afişleri her zaman hoşuma gitmiştir. Pozlama olayları ile afişler yapılırdı. Ya da illüstrasyon tadında afişler olurdu. Onların yerleri bende ayrıdır.

Sizin sektörünüzde kullanılan materyalleri ve programları çok iyi bilmek, kontrol etmek yetmiyor. Teknik kadar yaratıcılık da ön plana çıkıyor. Türkiye'de film afişleri, özellikle yaratıcılık konusunda sence ne kadar yeterli?

Bu soru biraz göreceli oluyor. Öncelikle işi inanmak ve daha iyisini nasıl yapabilirim demek lazım. Ayrıca biraz özverili davranışlarla işi benimsemek gerek. Ben her işimi daha iyi nasıl yaparım diyorum. Bir fazlası nasıl olabilir sorularını kendime her daim soruyorum. Bunu da yaparken yaratıcı işler özellikle teaser afişlerinde ön plana çıkarmaya çalışıyorum. Elimden geldiğince doğru bir yol izlemeye çaba harcıyorum.

Dünyadaki afiş çalışmaları ile Türk filmlerindeki afiş çalışmaları arasında ne gibi farklar var?

Dünya’da afiş çalışmaları daha yaratıcılığa önem veren fikre dayalı işler ortaya çıkmaktadır. Ama maalesef Türkiye’de her afiş çok fazla kişi ve elemanlı olduğundan hareket alanımız kısıtlı oluyor. Bunları da biraz olsun, düzeltmenin yolu karakter afişleri ile ana afişi desteklemek, öncesinde tabii ki teaser afişle de zemin hazırlamak oluyor. O zaman biraz daha güzel işler çıkıyor.

Yapımcılar sana filmlerini getirdiğinde çok spesifik siparişler verip teknik bilginizden mi yararlanmak istiyor yoksa yaratıcılığına mı bırakıyor?

Yapımcılar genelde şöyle olsun burası gibi cümleler kullanıyorlar. Ama işleri görünce yaratıcılık olayına inanıp özgür bırakanlarda oldu. Özgür bırakılmak bir tasarımcı için bence daha iyi yaratıcı işler çıkarmak adına daha iyi işler çıkıyor.

Türk filmlerindeki afiş çalışmalarında en büyük eksiler ve artılar nedir?

Türkiye filmlerinde artı eksi gibi bir şeye girmeyeceğim. Biraz algı ilgili bir olay film afişleri insanın o an ki olayına şekil veriyoruz. Bu film afişi güzelse giden kötüyse gitmeyen kesimler var. Ben de işi biraz daha iyi bir hale sokup seyirciye iyi bir şeyler sunmaya çalışıyorum.

Çalışmalarını yaparken seni en çok zorlayan şey nedir? Biraz bahsedebilir misin?

Çalışmalarıma başlarken zorlayan olaylar fikir aşaması oluyor. Daha iyi nasıl iş sunulabilir. Ya da nasıl daha iyi parlatabilirim bu işi gibi olaylar oluyor. Bunun savaşını verirken kendimle o ara biraz zorlanıyorum. Ama o durumu atlatınca daha ferah bir nefes alıp güzel işler çıkıyor.

Şimdiye kadar yaptığın çalışmalara gelelim biraz da, en beğendiğin çalışman hangisi?

Benim için tüm yaptığım tasarımlar ve işlerin yeri ayrı pek ayrım yapmıyorum. Genelde hepsi benim bir parçam gibi davrandığımdan karar veremem. Sanırım hepsini ayrı beğeniyorum.

Yapımcılara film afişi konusunda önerilerin nelerdir?

Afişte görsel öğenin önemi çok fazladır. Onun için fotoğraf çekimleri ama bu çekimler fikirli konseptli çekimler olursa daha yararlı olur. Yani filmin ruhunu ve temasını anlatması gerekmektedir. En büyük rol bence burada başlıyor.

Son olarak en çok afişini yapmayı sevdiğin film türü hangisi ve afiş yapılması en zor ve ince işçilik isteyen film türü hangisidir?

Korku, gerilim, komedi, aşk, polisiye gibi birçok işin film afişlerini yapmak ayrı bir keyif burda önemli olan iyi işçilik yapmak işin kalitesini ortaya çıkarmak. Fikri ve konsepti iyi bir sistemde modüler bir yapıda kullanarak hepsinde harika işler çıkıyor.

Yorumlar (0)