16.05.2020, 23:09

Seyahatlerinize ilham olacak filmler

Tamam, öyle ya da böyle hepimiz artık evlerdeyiz; korunaklıyız, mesafeliyiz ve güvendeyiz. Oturduğumuz yerden dünyayı kurtarıyoruz. Ama kısa bir süre önce kıymetini bilmeden sömürdüğümüz, tükettiğimiz bu dünyayı ve hatta mevsimlerin geçişini, baharın gelişini pencerelerimizin ardından seyretmek size de zor gelmeye başlamadı mı?

“Hayat eve sığar” sloganı iyi hoş da “Sokakta hayat var” dediğimiz günleri özlemiyor musunuz?

Yüzünüzü ağaca, denize, güneşe dönmeyi, küçük kaçamaklarla tatiller planlamayı ya da ne bileyim yeniden kalabalıklar içinde avare bir şekilde gezebileceğiniz günleri iple çekmiyor musunuz?

Tatil demişken, bu kimimiz için pasaportunu cebine koyup, bir otobüse, trene, arabaya, uçağa atlayıp yeni yerler keşfetmek anlamına gelirken kimimiz için de gün boyu yatakta kalıp tembellik yapmak, en sevdiği programları, filmleri, dizileri seyretmek, ev rahatlığında, ev ortamında vakit geçirmekten ibarettir.

Doğruyu söylemek gerekirse ben de her ne kadar “hayat gezince güzel” diyenlerden biriysem de imkân bulamayıp evde oturduğum kimi zamanlarda da senaryosundan, oyuncularından çok bir şehrin ön planda olduğu filmleri izlemeyi çok severim. Böylelikle filmin geçtiği yerleri not alır, gitmek/görmek isteyeceğim yerler listesine eklerim.

İçinde bulunduğumuz bu koşullar bir süre tatil anlayışını da değiştireceğinden ve zaten artık maddi olanaklar nedeniyle de özgürce hareket edemeyeceğimizden bu süreyi bir sonraki yolculuğumuzu destansı bir maceraya dönüştürmek için bir hazırlık yaparak da geçirmek mümkün.

Bu kapsamda seyrederken bile size bir tatil havası yaşatacak, bir bisiklete atlayıp sokaklarında dolaşma motivasyonu sağlayacak, gittiğinizde o şehrin simgesi haline dönüşmüş yerlerini, müzelerini, heykellerini görme isteğinizi artıracak filmlerden size bir seçki hazırladım.

İşte bir sonraki seyahat planınız için muhtemelen size de ilham verecek filmlerden bazıları.

Aslı Gibidir

Yönetmen: Abbas Kiarostami / Oyuncular: Juliette Binoche, William Shimell, Jean-Claude Carrière, Agathe Natanson, Gianna Giachetti, Adrian Moore, Angelo Barbagallo, Andrea Laurenzi, Filippo Troiano, Manuela Balsimelli / Süre: 106 dakika

Toskana’da aşk başka nasıl anlatılır? Aşk yuvası küçük oteller, kafelerde birbirinin gözüne bakan âşıklar... Bir çift gibi görünmeye çalışan bir kadın ve bir erkek... Adam, bir konferansa konuşmacı olarak katılan İngiliz bir yazar; kadın, Fransa’dan gelen bir sanat galerisi sahibi. İşte herhangi bir zaman, herhangi bir yerde, herhangi birinin başına gelebilecek bir öykü...

İran Yeni Dalgası’nın önde gelen isimlerinden Abbas Kiarostami’nin kendi yaşam öyküsünden esinlenerek geleneksele yaklaşmadan çektiği Certified Copy adlı bu sıra dışı film, kitabının tanıtımı amacıyla konuşmacı olarak bir okur buluşmasına katılan İngiliz bir yazar ile onu dinlemeye giden bir kadının birlikte geçirdikleri bir günü konu alır.

Hayranlık duyduğu yazara bir gün boyunca güzeller güzeli Toskana’yı gezdiren kadın ile adam arasında saatler ilerledikçe gerçek ile kurgunun birbirine girdiği hem ikili ilişkileri hem de nesnelerin ve kişilerin gerçekliğini sorgulamaya başlandığı bir birlikteliği anlatır.

Beni Adınla Çağır

Yönetmen: Luca Guadagnino / Oyuncular: Timothée Chalamet, Armie Hammer, Michael Stuhlbarg, Amira Casar, Esther Garrel, Victoire Du Bois, Vanda Capriolo, Antonio Rimoldi, Elena Bucci, Marco Sgrosso, André Aciman, Peter Spears, Beppe Grillo / Süre: 132 dakika

James Ivory’nin André Aciman’ın aynı isimli romanından uyarladığı, yönetmenliğini Luca Guadagnino’nun üstlendiği Call Me by Your Name, 80’lerin ilk yarısında Kuzey İtalya’da hayatları kesişen genç Elio ile babasının asistanı Oliver’ın hikâyesini anlatıyor.

1983 yazında, İtalya’nın kuzeyinde, Lombardiya bölgesinde, on yedi yaşındaki Amerikalı Elio Perlman günlerini, ailesinin on yedinci yüzyıldan kalma villasında geçirmektedir. Miskince notaların kopyasını çıkarıp, arkadaşı Marzia ile flörtleşmektedir.

Elio’nun olgunluğu ve entelektüel birikimi, onu tam teşekküllü bir yetişkin gibi gösteriyor olsa da özellikle kalpteki konularda onun hakkında hala masum ve biçimlenmemiş olan çok şey vardır.

Bir gün, doktora tezi üzerinde çalışan yirmi dört yaşındaki Oliver, Greko-Roman kültür alanında çalışan Elio’nun babasına yardım etmek için yanlarına gelir. Güneşin ışıltılarının arasında Elio ve Oliver hayatlarını sonsuza dek değiştirecek bir yaz boyunca yeşermekte olan arzunun güzelliğini keşfedeceklerdir...

Brüj’da

Yönetmen: Martin McDonagh / Oyuncular: Colin Farrell, Brendan Gleeson, Ralph Fiennes, Clémence Poésy, Jordan Prentice, Thekla Reuten, Jérémie Renier, Anna Madeley, Elizabeth Berrington, Eric Godon, Željko Ivanek, Ciarán Hinds, Matt Smith / Süre: 107 dakika

Bir mafya için çalışan Ray ve Ken adlı iki kiralık katil, bir işi halletmek üzere Londra’daki patronları Harry Waters tarafından Belçika’nın ortaçağ dokusu bozulmamış en romantik şehri Brüj’a gönderilir. İşe girişmek için Harry’nin talimatını bekleyen ikili, ondan haber gelesiye kadar şehirde turist gibi gezerler ve kim olduklarını belli etmemeye çalışırlar.

Geldiği ilk günden beri bu şehirden nefret eden Ray’i burada pek çok sürpriz beklemektedir. Bunun sadece basit bir tatil olmadığını düşünen Ray burada yeni insanlarla tanışır ve aşkı ile kendi hayatı arasında gelgitler yaşamaya başlar. Ancak karakteristik özellikleri olarak belaya bulaşmadan edemezler. Patronları Harry, Ken’i aradığı zaman ise ikili tam bir çıkmaza girer ve bir kurtuluş yolu aramaya başlarlar.

In Bruges; eğlenceli bir aksiyon filmi olmasının yanı sıra aynı zamanda son derece dramatik bir hikâye de sunuyor.

Kopenhag

Yönetmen: Mark Raso / Oyuncular: Gethin Anthony, Frederikke Dahl Hansen, Sebastian Armesto, Olivia Grant, Baard Owe, Mille Dinesen, Martin Hestbæk, Tamzin Merchant, Preben Ravn, Sebastian Bull Sarning, Gordon Kennedy, Sune Kofoed, Silja Eriksen Jensen, Julie Christiansen, Asbjørn Krogh Nissen, Zaki Nobel Mehabil, Thomas Buttenschøn, Miriam Yeager, Kåre Fjalland, Jane Pejtersen, Hélène Kuhn, Mads Korsgaard / Süre: 98 dakika

Çocuksu hayatında kendini bir türlü geliştirememiş olan William, bir sırt çantasıyla çıktığı uzun bir Avrupa seyahatinden sonra Kopenhag’da konaklamaya karar verir. Bu şehrin William için ayrı bir değeri vardır. Zira uzun zaman önce babasını kaybetmiş olan William, babasının çocukken bu şehirde yaşadığını öğrenmiştir.

Babasına dair izler bulmaya yemin etmiş olan William, aynı zamanda büyük babasının da burada yaşadığını biliyordur. Ancak William’ın kurduğu planlar bir aksama yaşar.

Genç, güzel ve eğlenceli bir kıza âşık olan William, hayat hikayesini bu kızla paylaşınca genç kız da kendini William’ın aile maceralarına atar.

Effy, sahip olduğu coşkunluk ve zekâ ile, William’ın daha önce tanıştığı hiçbir kıza benzememektedir. Zaman geçtikçe William, hayatında ilk kez bir kıza gerçek anlamda bağlanır. Bir genç kızın peşi sıra şehrin sokaklarında dolaşırken bir yandan da ailesinin kirli geçmişiyle uğraşır.

Mamma Mia! Yeniden Başlıyoruz

Yönetmen: Ol Parker / Oyuncular: Christine Baransk, Jessica Keenan Wynn, Pierce Brosnan, Jeremy Irvine, Dominic Cooper, Colin Firth, Hugh Skinner, Andy García, Meryl Streep, Amanda Seyfried, Stellan Skarsgård, Skarsgard, Kurt Anderson, Josh Dylan, Julie Walters, Alexa Davies, Cher, Maria Vacratsis, Celia Imrie, Omid Djalili / Süre: 113 dakika

ABBA’nın popüler şarkılarının yer aldığı bir müzikal olan Mamma Mia!’nın devam filmi Mamma Mia! Here We Go Again, Donna’nın sırt çantasıyla seyahatini takip ederek seyircisini önce Paris sonra da Yunanistan’ın cennet gibi bir adasına doğru renkli bir yolculuğa çıkarıyor.

Film, ilk filmindeki olayların hem öncesinde hem sonrasında geçmektedir ve ayrıca 1979 senesine geri dönerek Donna Sheridan’ın Kalokairi adasına varışıyla kızı Sophie’nin muhtemel üç babasıyla tanışmasını anlatmaktadır. Hikâye karakterlerin dününü ve bugününü araştırmak, geçmişte oluşan ilişkilerin günümüze nasıl etki ettiğini göstermek üzere zamanda bir geri ve bir ileri gitmektedir.

1979 senesinde Donna mezun olur ve dünyayı gezmeye hazırdır. Paris’te bulunduğu zamanda Harry ile tanışır. Bunun üzerine Harry, ilk kez bir kadınla birlikte olur. Daha sonra Donna, Kalokairi’ye giden botu kaçırır fakat Bill tarafından adaya gitmek için tekneye davet edilir. Adaya doğru gittikleri sırada yolda kalmış bir balıkçıyla karşılaşırlar ve aşık kadının zorla bir başkasıyla evlendirme üzerindeyken vaktinde yetişirler. Böylece balıkçı ile kadın kavuşurlar. Harry, Donna’yı takip eder fakat geç kalır. Limana gittiğinde tekne uzaklaşmış olur.

Güncel zamanda ise Sophie Sheridan, annesinin vefatından bir sene sonra oteli yeniden açmaya hazırlanıyordur.

Donna karakterinin geçmişiyle, onun kızı Sophie’nin hikayesini farklı zaman çizgileri üzerinden ortak bir paydada buluşturan devam halkasında, bu kez hamile olan Sophie annesinin geçmişini keşfediyor ve onun gençliğinin anılarını dinliyor. Bu süreçte büyükannesi ve aile dostları da ona eşlik ediyor.

Yorumlar (0)