02.05.2020, 20:16

Karantinada “canlı konser” çırpınışları

Mahallemin ara sokaklarında gecenin bir vakti gölgem ile birlikte yürürken, mart ve nisan ayının etkinlik afişlerini fark ediyorum. Bitmiş olan demokratik seçimlerin aday tanıtımlarının duvarda kalan afişleri gibi, eskimiş ve son kullanma tarihi geçmiş raflarda duran ürünler gibi, yetim bir çocuk gibi bana baktıklarını fark ediyorum. Gerçekleşememiş etkinlikler nedeniyle acaba kimlerin beklentileri ve hayalleri suya düştü derken, 2016 yılının 28 Haziran'ında yarım kalan beklentim ve merakım aklıma geliyor. Gölgem ile birlikte konuta doğru geriye dönüyorum.

Sabahına mayıs ayına uyanıyorum. Evde İslamic Force’un Canlardır'ını dinliyorum. Toprağın bol olsun BOE B...

En sevdiğim ay olan mayıs ayına hep beraber ayak bastık. Benim için büyük, belki de insanlık için küçük bir adım olabilir. (Mayıs ayında doğan tüm Boğa burçlarına selam olsun.) Mayıs ayı, açık hava müzik festivallerinin ve konserlerin başlamasının müjdesini verip sonraki yaz aylarının tümünde ve eylül ayını da içine alan müziğe doyduğumuz, merakla beklediğimiz müzik grupları ve müzisyenlerle buluştuğumuz zaman dilimiydi. Bir nevi çocukken oynadığımız, hoşlandığımız insanlara hislerimizi ilk kez belirttiğimiz dansa davet oyunu gibiydi.

Bu seneki festival ve konser dönemi, Covid-19 ayaklanmasının neticesinde rötar yapıyor. Uçağın acil iniş yaptığı bir konser anımı sizler ile paylaşmak istedim. Covid-19’un yerini tutmasa da bu iptal, yarı Covid-19 diyebiliriz. Sene 2016, aylardan haziran, günlerden salı... Hayatımızda, kısrak saldırısı nedir onu da bilmediğimiz günlerde ve kısrak ilişkim sadece Veli Efendi'den ibaretken, iki bacağını da yüzde yüz verimli kullanabilen bir parmak iziyle, Küçükçiftlik Park’a doğru, çocukluğumdan beri beklediğim Nile Rodgers (CHİC) konserine doğru çocukluğumu da ortak edip birlikte ilerliyoruz. Konser ya en önden ya da en arkadan izlenir bilmişliğimle ve saldırıya uğramamış bacaklarımızla en arkadaki yerimizi buluyoruz.

Nile Rodgers ve Chic, Good Times şarkısı ile sahneye çıkıp sağlı solu bizleri tokatlamaya başlıyor. Kanser hastalığını atlatmasında büyük bir payı olan Daft Punk'ın 2013 yılında çıkarttığı “Random Access Memories” albümünü baştan aşağı yaratan Nile, Get Lucky ile konsere devam ederken, bizleri de kurt gibi ulatarak eşlik ettiriyor. Konser tüm hızıyla devam ederken, arkadaşım haberi benden önce almış ve benden saklamış, çocukluğumdan beri beklediğim konserin heyecanını bozmamak için yanımdan tüm soğuk kanlılığıyla usulca ayrılıp haberleri takip ederken, şarkı arası biraz uzadıktan sonra Nile sahne mikrofonundan bizlere üzüntülü bir ses tonuyla, “Türkiye'de bir takım olağanüstü olaylar oluyor” dedi. Ardından da sahneden inmek zorunda olduklarını söyleyerek indi.

Büyük şok..

28 Haziran Salı, saat 21:22

Yeşilköy Atatürk Havalimanı büyük bir saldırıya uğradığı için çocukluk hayalimin gerçekle buluşması 22 dakika sürmüştü. Anlam veremediğin ayrılıklar gibi.. Yarıda kalan Nile Rodgers konseri rötarlı da olsa umarım tamamlanır...

Kısmi tabldot gibi

Son dönemde hep birlikte yaşadığımız Covid-19 krizi nedeniyle Türkiye'de işsiz kalmış emekçi müzisyenler dışında, ünlü müzisyenlerde aynı konudan muzdarip olacak ki, kendini görünür kılma çabasına girdiler. Evlerinde bir şeyler üretmeliyim tribi ile “canlı yayında konser” diye dışarıya sattıkları aslında dinleti olarak nitelenecek canlı performanslar... Buradaki görünür olma çabasının bir müzisyenin canlı Instagram videosundaki yayını kapatamazken yaşadığı samimiyetsizliğinin yansımasını hatırlayın.

Acele, telaş, özensizlik, görünür olma çabası ve bilgisizlik ile gerçekleştirdikleri içerikleri bizlerin önüne koyuyorlar. (Kısmi tabldot.) Online içerik disiplinine ve yazılım bilgisine sahip olan müzisyenler bu furyaya katılmayıp kendilerine avam medyadan gelen eleştirilere göğüs gererken, hazırlıklarını tamamlamakla birlikte online platformlardaki ölçümlemede sınıfta kalmamak için akıl üretiyorlar. Halbuki yeni reyting ölçümü olan sosyal yayın platformları ulaşılmazı oynayan tüm ünlü simalar, yeni reyting sisteminde şöhretleri bir sınava tabi tutuluyorlar.

Üzerine düşünülmemiş, yeni dünya düzenindeki içerik yayıncılığının üzerine düşünüp tüm gereksinimlere dikkat etmezlerse, kolay ulaşılan bu yeni sosyal yayın mecralarında yüzlerine kapanacak telefon gibi, izleyicileri tarafından da kendi özel yayınları kapatılıp, unutulma furyasında kendilerini bulacaklar. Bir dönemin başlayacağını hatırlatır bu eleştirimi yapıcı ve üretmeye yönelik ciddiye almalarını tavsiye ederim. 

Bu yaşadığımız durumla birlikte hemen ya da acil içerik üretimine girilmemeli. Önce biraz değişen ortamı izleyip, yeni dengeleri hesaplayıp ortaya sunulması gerektiğini düşünüyorum. Şu süreçte insanların eğer içereğe ihtiyaç duyuluyorsa bunu da nasıl bir festival ya da konser 'rider'ına bağlı olarak kaliteli bir şekilde sunulmalı. Online platformlarda zaten sizlerin içerikleriyle dolu, kendinizi görünür kılmak için ucuz etin yahnisinden kaçının!

Unutmayın ki,  0 ve 1'lerin dünyasında çarpı işareti her zaman izleyicinin parmak uçlarında bir seçenek olarak duracaktır.

KARANTİNA ARASI MÜZİK ÖNERİLERİ

BOE B  - MY MELODY

ISLAMIC FORCE - CANLARDIR

TİMUR SELÇUK - DUYARMISIN

EROL EVGİN - HEP BÖYLE KAL

ZEYN'EL - KAÇIŞ PLANI

LEVENT YÜKSEL -  YENİDEN BAŞLA

CHIC -  I WANT YOUR LOVE

DAVID BOWIE - LET'S DANCE

SERGE GAINSBOURG - LOVE ON THE BEAT

NINO FERRER - LOOKING FOR YOU

ADRİANO CELENTINO - IO E TE

PRIMAL SCREAM - COME TOGETHER

ELECTRONIC - GETTING AWAY WITH IT

Yorumlar (0)